Çiftlerin birbirlerinden beklentilerini yeterince ifade edemediklerinde, ilişki içinde çeşitli sorunlar ortaya çıkabileceğini belirten uzmanlar, bu durumun zamanla bireylerin birbirlerinden duygusal olarak uzaklaşmasına yol açabileceğini söylüyor. İletişim sorunlarının temelinde birkaç ana faktör olduğunu aktaran Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, eşler arasında görülen iletişim problemlerine değinerek, nedenleri ve çözüm önerileri hakkında bilgi verdi. Eylem Şimşek
İletişim sorunlarının birkaç temel nedeni var
Çiftlerin birbirlerinden beklentilerini yeterince ifade edemediklerinde, ilişki içinde çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. Bu durum, zamanla iletişim sorunlarına dolayısıyla bireylerin birbirlerinden duygusal olarak uzaklaşmasına yol açabilir. İletişim sorunlarının temeli genellikle birkaç ana faktörden kaynaklanıyor. Bu faktörler farklı kişilik yapıları, duygusal ihtiyaçların yeterince anlaşılmaması ve sağlıksız iletişim kurma tarzları etrafında şekilleniyor.
Çiftler birbirini dinlemek yerine savunmaya geçiyor
Çiftler arasında çoğu zaman beklentiler dile getirilmeden karşı tarafın bu beklentileri anlaması beklenir. Ancak ifade edilmeyen beklentiler genellikle tek taraflı yorumlanır ve bu durum hayal kırıklıklarına ve yanlış anlaşılmalara yol açar. Sağlıklı bir iletişimde aktif dinleme çok önemlidir. Ancak birçok çift, karşısındakini gerçekten dinlemek yerine kendisinin ne söyleyeceğini düşünerek ya da savunmaya geçerek diyalog kurar. Bu da anlamlı bir iletişimi engeller ve tarafların kendilerini anlaşılmamış hissetmesine yol açar. Çiftlerden biri veya her ikisi de eleştirildiğinde hemen kendini savunmaya geçebilir. Bu, karşı tarafın duygularını ve endişelerini dinlemeyi zorlaştırır ve empatiyi engeller.
Eşine güvenmeyenler duygusal mesafe koyabiliyor
Geçmişte yaşanan olumsuz deneyimlerin bireylerin yeni ilişkilerde benzer sorunlar yaşamaktan korkmasına neden olabilir. Bu durum birbirlerine kendini açma, ilişkiyi tarafsız bir şekilde ‘şimdiki zamanda değerlendirme’ konusunda ilişkiye ket vurabilir.
Birbirlerine güvenmemenin çiftler arasında duygusal mesafe yaratabileceğini ve bireylerin kendilerini koruma amacıyla duvar örmeye yani mesafe koymaya yönelebileceğini, dolayısıyla sağlıklı iletişimin sekteye uğratabilir.
‘Sen’ dili eleştiri, ‘ben’ dili ise duyguları ve ihtiyaçları ifade eder
Çözüm için sağlıklı iletişim becerilerinin geliştirilmesinin, karşılıklı anlayışın ve empati yeteneğinin artırılmasının gereklidir “İletişim esnasında ‘sen’ dili yerine ‘ben’ dilinin kullanılması daha sağlıklıdır. Çünkü ‘sen’ dili eleştirel ve karşıdaki kişiyi hedef alıcıdır. ‘Sen hep böylesin’ gibi ifadelerle karşıdaki kişinin davranışı odak noktasındadır. ‘Ben’ dili ise duyguları ve ihtiyaçları ifade eder. ‘Bu durumda kendimi üzgün hissediyorum’ gibi ifadelerle kişi kendi hissettiklerini açıklar. Dolayısıyla ‘ben’ dili yapıcı ve empatik bir iletişimi desteklerken, ‘sen’ dili genellikle savunma, öfke ve çatışma yaratabilir. ‘Ben’ dili kullanımı, sağlıklı iletişim ve ilişkilerin sürdürülmesinde daha etkili bir araç olarak kabul edilir. Çiftlerin birbirlerine açık, net ve saygılı bir şekilde duygularını ifade etmeleri ve birbirlerini nötr bir şekilde dinlemeleri birçok iletişim sorununu çözmeye yardımcı olabilir. Orta yol bulunamadığı zaman çift terapisi alanında uzmanlaşmış bir profesyonelden destek alınması önerilmektedir.