Röportaj: Sıfır atık sertifikasına sahip Comeup’ın Marka Direktörü Fatma Kaya ile spor giyim üzerine sohbet ettik.

0
66

Spor giyim alanında performansı artıracak özelliklere sahip olan Comeup markası farklı tasarımları ile hayatı kolaylaştırıyor. Nisan 2024’te dördüncü yılını dolduran ve markanın bilinirliğini artırarak geniş kitlelere duyurmaya devam edeceğini ifade eden Comeup Marka Direktörü Fatma Kaya sorularımızı yanıtladı. Eylem Şimşek

Comeup’ın kuruluş hikayesini öğrenebilir miyiz?
Comeup, active spor giyim pazarında faaliyet göstermek üzere 2 yıllık bir ön hazırlık döneminin ardından, 2020 yılının Nisan ayında Alper Moda tarafından kuruldu. Odak noktası performans ürünleri olan moda ve teknik özellikleri spordan sokağa taşımak hedefi ile kurulan ve sadece kendi web sitesinden satış yapmayı hedefleyen markamızın, canlıya alınma dönemi pandemiye denk geldi. Bu hazırlık sürecinin ardından tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi sürecinde markanın çıkışının bekletilmesi ya da başlatılması konusunda bir süre kararsız kalsak da tüm hazırlıklarını tamamladığımız markamızı hayata geçirdik. Comeup olarak, ürün tasarımımızdan, satış sürecimize kadar “lovemark” vizyonu ile hareket ediyor ve farklılaşıyoruz. Kurulduğumuzdan bu yana geldiğimiz noktada yıllık yaklaşık 2.5 milyon adet üretim kapasitemiz bulunuyor.

Hangi ülkelere ihracat gerçekleştiriyorsunuz, 2024 yılında dahil olduğunuz yeni pazarlar var mı?
Markamızın uluslararası alanda daha geniş bir etki yaratmasını hedefleyerek, 2023 itibarıyla ihracata başladık. Rusya, Kanada, Amerika ve Avustralya’da marka patent süreçlerimizi tamamladık. Avrupa pazarında uzun yıllardır var olduğumuz için bu bölgedeki deneyimimiz oldukça fazla.. ABD ve İsviçre pazarlarına da giriş yaptık ve burada elde ettiğimiz veriler son derece memnuniyet verici. 2024 yılı itibarıyla hedef pazarlarımızı daha da genişletmeyi ve markamızın uluslararası alandaki bilinirliğini artırmayı planlıyoruz.

Koleksiyonlarınız ve tasarımlarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?
Koleksiyonlarımız, ‘Spordan sokağa’ felsefesi doğrultusunda tasarlanıyor. Antrenman sırasında performansı artıracak fonksiyonel özelliklerin yanı sıra estetik ve konfor odaklı tasarımlarımız günlük yaşamda da rahatlık sunuyor. Dinamik renklerden ve fonksiyonel kumaşlardan oluşan her yıl iki ana koleksiyon geliştiriyoruz. Ana ürün kategorilerimiz arasında tayt, sporcu sütyeni, uzun kollu üst, ceket, spor tulum, crop top, pantolon ve spor tişört gibi parçalar bulunuyor. Taytlarımız farklı kompresyon seviyelerine sahip kumaş seçenekleri sunarak kullanıcılara tercihlerine göre seçim yapma olanağı sağlıyor. Üstlerde ise yumuşak dokular ve jakar detaylar öne çıkıyor. Sporcu sütyeni ve atletlerde kullanılan çıkarılabilir pedler de çok fonksiyonlu kullanım imkanı sunuyor.

Sizi diğer spor markalarından farklı kılan nedir? Örneğin, sürdürülebilirlikle ilgili çalışmalarınız bulunuyor mu?
Öncelikle, konforu ön planda tutarak, inovatif ve kullanıcı dostu ürünler sunuyoruz. Şehrin dinamizmine uyum sağlayan çağdaş tasarımlarımız, spor yaparken rahatlık ve performansı artırmayı hedefliyor. Ürünlerimizin yüzde 95’i dikişsiz giyim teknolojisi ile üretilerek, dayanıklı ve yüksek kaliteli ipliklerden tasarlanıyor. Ayrıca, teknik kumaş özellikleri ile donatılan ürünlerimiz koku oluşumunu önlemeye yardımcı oluyor ve çabuk kuruyarak sporcuya konforlu bir kullanım sunuyor. Ürünlerimiz dört yöne esneyerek hareket özgürlüğü sağlıyor. Trend renklerle uyumlu ancak markamızın renkli duruşunu yansıtan cesur seçimler yapıyoruz. Tüm bunlarla birlikte, sürdürülebilirlik konusuna da büyük bir önem veriyoruz. Üretim sürecimizin her aşamasında ekosisteme verilen zararı en aza indirmeye çalışıyoruz. Uzun süre kullanılabilen ve sıfır atık sertifikasına sahip ürünlerimizle sürdürülebilirliği üretim anlayışımıza entegre ediyoruz. Su ve enerji tüketimini azaltmaya yönelik hedeflerimize ulaşmak için çalışmalar yürütüyoruz ve yüzde 100 sürdürülebilir olmaya doğru ilerliyoruz.

Yaz sıcaklarında spor yaparken nasıl giyinilmesini önerirsiniz?
Giymeyi seçtiğiniz malzeme, egzersiz sırasında ve sonrasında nasıl hissettiğinizi etkiliyor. Bildiğiniz gibi yazın en önemli odağı sıcaklardan dolayı fazla terleme problemi. Bu problemin etkisini azaltmak için ter kokusunu engellemeye yardımcı olan teknik kumaşlar ile üretilen tasarımları tercih etmek önemli. Nem yönetimi teknolojisi ile teri dışarı atan ve hızlı kuruyan kumaş yapısı; egzersiz esnasında konforu arttıracaktır. Açık renkli kumaşlar güneş ışığını yansıtırken, koyu renkli olanlar ısıyı emerek, daha sıcak hissetmeye neden oluyor. Sarı, mavi ve yeşil gibi serinletici yaz renkleri de egzersiz yaparken rahatlığın yanı sıra motivasyonu yükseltiyor.

Uzun vadeli hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
Uzun vadeli hedeflerimiz arasında ürün gamımızı genişletmek ve spor giyimde kapsamlı bir portföy oluşturmak bulunuyor. Önümüzdeki beş yıl içinde, spor ayakkabı, aksesuar ve çocuk aktif giyim gibi yeni kategorileri ürün gruplarımıza eklemeyi planlıyoruz.