Lider konferans kuruluşu Yürekli’nin Yapı Kredi World ana sponsorluğunda 18-19 Aralık tarihinde düzenlediği ve 20’nci yılında ana eksende İstanbul temasının yer aldığı MARKA Konferansı 2019’un tamamlandı. Çırağan Palace Kempinski’nin saray binasında, 2000’e yakın iş liderinin katılımıyla düzenlenen konferans iki gün süresince coşkuyla tamamlandı.
Unutulmayacak konuşmalar, sunumlar, öngörü ve deneyimlerin paylaşıldığı MARKA Konferansı’nda caz ve dünya müziğini benzersiz şekilde harmanlayan Fas asıllı Fransız sanatçı Hindi Zahra, Anadolu mutfağına hak ettiği onuru yeniden kazandıran Mehmet Gürs, ilişki durumları komedisiyle vazgeçilmezler arasına giren Aynen Aynen dizisinin ekibi Uraz Kaygılaroğlu, Nilperi Şahinkaya, Mina Saygı, Narod Çetinkaya, mahalleden dünya sahnesine uzanan hikayesiyle Cem Mirap, vizyoner iş insanı Cem Boyner, Türkiye’nin en önemli iş insanlarından Sani Şener, Ahmet Dördüncü ve Agah Uğur, Osmanlı’nın son kuşağı, yazar Kenize Mourad dikkat çeken yeniliklerle dolu konuşmalar yaptılar.
Glenn D. Lowry 
Mary Katrantzou 
Sani Şener, Agah Uğur, Ahmet Dördüncü
Bekir Ağırdır, MoMa’nın efsane direktörü Glenn D. Lowry, kendine has üslubuyla ünlü tarihçi İlber Ortaylı, TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski ve TÜSİAD Genel Sekreteri Bahadır Kaleağası, ünlü modacı Mary Katrantzou, komedyen ve yazar Kaan Sekban, tarihçi Saffet Emre Tonguç, Türkiye’nin en önemli sanat tarihçilerinden Nazan Ölçer ve şarkılarla İstanbul’u tanımlayan İskender Paydaş ve Yürekli Yönetim Kurulu Başkanı Ayşegül Yürekli Şengör sahnedeydi.
Prenses ve yazar Kenize Mourad, duygu dolu konuşmasına “Dedemin sarayına hoş geldiniz” diyerek başladı. Dedesi V. Murat’ın 28 yıl boyunca Çırağan Sarayı’nda esir tutulduğunu hatırlatan Mourad, şöyle konuştu: “Benim büyükannem de buraya mahkum olarak geldi 6 yaşında. Benim için o kadar duygusal ki. Güzel bir saray ama geçmişte de ne olduğunu bilmek lazım. Dedem 28 yıl boyunca hiç dışarı çıkmadı, çok hassas bir insandı. Her ne kadar babası öldürüldüğünde şok geçirdiği için bir psikolojik rahatsızlığı olsa da kızları dans edebilsin diye neşeli canlı müzikler bestelerdi. Piyano için yapılmış çok iyi besteleri vardır.” Mourad, Çırağan Sarayı’nı ilk gördüğünde tamamen harabe halinde olduğunu söyleyerek “Sonrasında çok güzel bir mimariye sahip oldu. Burada kaldığımda havuzda yüzerken saraya bakıp ağladım çünkü ben güzel vakit geçirirken ailemin burada yaşadıklarını düşündüm” dedi.
Mehmet Gürs, doğduğumuzdan ölüme kadar yemek yemek zorunda olduğumuzu kaydederek “Yediklerimiz yaşatır ya da öldürür. Ne yiyorsak oyuz. O yüzden hayatımızın merkezinde. Seçtiğimiz yemeğe göre bir yerdeki üreticiyi yaşatır ya da yok edebilirsiniz. Dünyayı değiştirmek gibi bir derdim var bunu yemekle yapmak benim işim olduğu için” dedi. 5 yıldır “Yedi” adlı konferansları düzenlediklerini hatırlatan Gürs, eninde sonunda akıllarında ve merkezde dünyayı başka bir noktaya getirme çabası olduğunu belirtti. Türkiye’nin önemli müzisyenlerinden Yalın, İstanbul’un birleştirici gücünden ilham alarak bestelediği yeni şarkısı ‘İstanbul’u ilk kez canlı olarak sergilediği gecede muhteşem bir konsere imza attı. Yalın’a Kübalı şarkıcı Solanch de la Rosa sahnenin bir bölümünde eşlik etti.
Gala gecesinde konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’de marka bilincinin oluşması açısından MARKA Konferansı’nın önemli olduğunu kaydetti. Dünyanın en önemli markasının İstanbul olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Marka ve İstanbul bir araya gelince birbirine çok yakışıyor. Şehirleri iyi şekillendiriyorsanız, dünyayı da iyi şekillendiriyorsunuz demektir” diyen. İmamoğlu konuşmasını “MARKA Konferansı değerine değer katsın, nice yıllar bizimle olsun, İstanbul ile yan yana yürümeye devam etsin” sözleriyle sonlandırdı.
